10-16 Mayıs Birleşmiş Milletlere üye 156 devlet tarafından ulusal düzeyde önem arz eden özel bir hafta olarak kabul edilir. Engelliler Haftası olarak kabul edilen bu haftada toplumsal yaşamda ve kamusal alanda karşılaşılan sorunlar gündeme getirilmeli ve bunların çözümü için yapılabilecekler üzerinde durulmalıdır.
Bu haftada gerçekleştirilen etkinliklerde toplumun her alanından engelli bireylerin politik, sosyal, ekonomik ve kültürel yönden haklarının dile getirilmesi; yaşamda farkındalıklarının arttırılması amaçlanmaktadır. Bu amaçlar doğrultusunda unutulmamalıdır ki; toplumsal alanda yapılacak düzenlemeler her insanın günün birinde engelli olma ihtimaline karşı değil de, bireysel farklılıklar dikkate alınarak, her bireyin hayatın her alanına eşit ve özgür bir şekilde erişimini sağlamak amacıyla olmalıdır. Bu şekilde yapılırsa çok daha iyi sonuç verecektir.
Bizler de Engelsiz Eğitim Çalışanları Sendikası olarak 10-16 Mayıs Engelliler Haftasında farkındalık oluşturabilmek adına günlük yaşam ve çalışma hayatında engelliler için bugüne kadar yapılan olumlu çalışmaların farkında olduğumuzu belirterek, hala var olan eksiklerle birlikte sorunların sürdüğünü de üzüntüyle bildirmek istiyoruz. Aşağıda sıralayacağımız maddelerde iş yaşamına yönelik beklentilerimize yer vererek bir an önce gerekli düzenlemelerin yapılmasını arzu ediyoruz.
- Sayın Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan; Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde, “Engelli Kamu personelinin üst düzey ve yönetici kadrolarında görevlendirilmesi” ile ilgili hedef ve tasarrufları doğrultusunda liyakat sahibi engelli kamu personelinin yönetici kadrolarındaki sayısı ivedilikle arttırılmalıdır.
- Kamuda çalışan Öğretmen, Polis, Hemşire ve Din Görevlilerine verilen 3600 ek göstergenin, engelliliğin maliyetli bir yaşam biçimi olması ve mevcut hayat şartları göz önünde bulundurularak kamuda çalışan tüm engellilerin de bu planlamaya dahil edilmesi gerekmektedir.
- Erişilebilirlikle ilgili konularda; bakanlıklar ve tüm devlet kurumları arasındaki işbirliğini ve eş güdümü sağlamak, fiziki, akademik ve dijital erişilebilirlik çalışmalarını yürütmek ve kamu mâli kaynaklarını, insan gücünü, enerji ve zaman israfını önleyerek erişilebilirlik ile ilgili çalışmaların tek elden yürütülmesinin sağlanması amacıyla “Cumhurbaşkanlığı Erişilebilirlik Ofisi” kurulmalıdır.
- Devlet kadrolarında; engelli kamu personeline karşı engelinden dolayı görev ve sorumluluk vermeme, atıl bırakma, rencide etme gibi hak ihlalleri ve ayrımcılık vakalarının önlenmesi için kurum yöneticilerine yönelik hizmet içi eğitimler düzenlenmek suretiyle farkındalık oluşturulmalı ve insan kaynaklarının verimli kullanılması sağlanmalıdır.
- Yardımcı hizmetler kadrosunda çalışan engelli bireylerin görev tanımına ilişkin belirsizlikten kaynaklanan sorunların çözülmesi hususunda yasal düzenlemeler yapılmalı, bu minvalde yaşanmakta olan sorunlara çözüm üretilmelidir. Ayrıca; lise, ön lisans, lisans ve lisansüstü eğitimlerini tamamlamış engelli çalışanlara aldıkları eğitimlere uygun kadrolara sınavsız geçişleri sağlanmalıdır.
- Çalışma yaşamının her alanında yer alabilmesi bakımından engellilerin yönetici kadrolarına atamalarının yapılabilmesi, kamudaki en az %3 engelli istihdamı kotasının yöneticilik sınavlarında da uygulanabilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.
- Şartnamelerde erişilebilirlik şart olmalı ve kamu herkes için erişilebilir olmalıdır.
- 15 yılda emekli olma hakkını elde edecek olan bir engelli öğretmen asla başöğretmen olma hakkı elde edemeyeceğinden, fırsat eşitliği de ortadan kalkarak, maddi ve manevi kayıplara sebep olacaktır. Bu sebeple de engelli öğretmenler için görevinin 5. yılında uzman öğretmenlik, 10. yılında ise başöğretmenlik hakkına erişeceği şekilde ek düzenleme yapılmalıdır.
- 25 Nisan 2023 tarihinde yapılan engelli öğretmen atamasında Sayın Cumhurbaşkanımızın başvurusu olan tüm engelli öğretmenlerin atamaları yapılması yönündeki sözüne rağmen yaklaşık 300 civarı engelli öğretmen ne yazık ki şuanda atamaları yapılmadan bekletilmektedir. Bir an önce Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bekletilen bu öğretmenlerimizin ataması yapılmalıdır.
Yukarıda belirttiğimiz taleplerin karşılanması durumunda nitelikli bir engelli iş gücünden bahsedebilir ve toplum nezdinde etkili bir 10-16 Mayıs Engelliler Haftası farkındalığından bahsedebiliriz.
Bizler, engellilerin yaşamda ve çalışma hayatında tam erişilebilirliğin sağlandığı bir toplumda yaşamasını istiyor ve Anayasamızda belirtildiği üzere eşit yaşam koşullarına sahip, ayrımcı uygulamaların olmadığı, hak temelli mağduriyetlerin yaşanmadığı bir ülkede yaşamasını talep ediyoruz.
EĞİTİM GÜCÜ SEN - ENGELSİZ EĞİTİM ÇALIŞANLARI KURULU GENEL BAŞKANI
RESUL PARTİCİ