MEB Şube Müdürleri, Devletin Mutsuz ve Kimsesiz İdarecileriMilli Eğitim Şube Müdürlüğü, Millî Eğitim Bakanlığında profesyonel olan ve bu kadroya atanmaları sınavla yapılan tek idari kadrodur.
Şube Müdürleri, Millî Eğitim Bakanlığı ile İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin en önemli idari yükünü omuzlarında taşımakla beraber Millî Eğitim Bakanlığı ile taşra teşkilatları, İl ve ilçe MEM’ ler arasındaki bürokratik çalışmaları sürdürmektedir. Bununla birlikte okulların her türlü ihtiyacından sorumlu oldukları gibi eğitim öğretim faaliyetini koordine etmekten, personel çalışmalarını yapmaktan, personel, öğretmen, veli talep ve çalışmalarından çatışmalarına kadar görevler almaktadırlar.
Yerel düzeyde ihalelerden, servislerin koordinasyonuna ve yönetimine, kantin denetlemeden, öğretmen ihtiyaçlarını yerel düzeyde tamamlamaya çalışmak gibi yüzlerce konuda ağır idari sorumluluk almakta ve bu görevleri yetiştirmek için neredeyse 24 saat usulü çalışmaktadırlar.
Bir okulun öğrenci sorunu ile direkt ilgilenirken, bakanlığın üst emir ve taleplerini de sağlamaya çalışmaktadırlar. Bunun yanında çalışmalarında, bölgesinde Millî Eğitim Bakanlığının paydaş olduğu diğer tüm bakanlıkların çalışmalarında birinci derecede görevler de verilmektedir.
MEB Şube müdürlerine, hiçbir idari kadroda olmayan iş yükü verilmektedir. Siyasilerin eğitim, öğretim, ihale, personel yönetimi, hatta öğrenci veli taleplerinde sürekli baskıya maruz kalan, onların taleplerinde boğulan bir konumdadır. Aynı zamanda diğer üst bürokratların da devamlı görevi olsun olmasın emir ve isteklerine koşturmaktadır.
Bakanlığın okullarda karşılayamadığı personel ve öğretmen ihtiyacını kapatmaya çalışırken yerelde okullara bütçe ve imkân sağlamaya çalışmaktadırlar.
Öğretmen sorunlarında anlaşmazlıklar çözümlenmediğinde ve istekler karşılanamadığında günah keçisi durumuna düşürülüp birinci sorumlu gösterilmektedirler.
MEB Şube müdürlerinin gün içerisinde uğraştırıldığı konular bir insanın kaldıramayacağı işlevsel yoğunluğa sahip olup özel hayatlarını olumsuz etkiler hale gelmiştir.
Hal böyle iken bir okul müdürü kadar ücret alamamakta, Uzmanlık ve başöğretmenlik kariyer basamağından mahrum bırakılmakta, lojman kullanım ve diğer özlük hakları da verilmemektedir.
Şube Müdürleri mutsuzdur. Her türlü sorunun baş sorumlusu gibi gösterilen ve üzerine atılan yüzlerce görev tanımında boğulmuştur. Psikolojik olarak baskı altında olmakla beraber özlük hakları ve diğer ihtiyaçları da görmezden gelinmektedir.
Şube müdürleri sınav, atama ve yer değiştirme gibi konulardaki birçok hakkını mahkeme süreci ile ararken her an değişiklik olabilir tedirginliği içindedirler. Yönetmelikte yer alan rotasyon süreci sürekli aksatılmaktadır. İdari ve devlete olan sorumluluk bilinci ile seslerini çıkarmamakta kendilerini ifade edememektedirler.
Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası olarak şube müdürlerinin Millî Eğitim Bakanlığını yönetsel boyutta nasıl ayakta tuttuğunu, nasıl bir özveri ve zorluk içinde fedakârca çalıştıklarını biliyoruz.
MEB şube müdürlerinin haklarının iyileştirilmesi, görev sınırlarının netleştirilmesi, ekonomik yaşam standartlarının yükseltilmesi için taleplerini her platformda sunacak ve yanlarında olacağız.
Millî Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünden 16.12.2021 tarihli yazımızla şube müdürlerinin kariyer basamaklarına eklenmeleri yönünde talebimiz olmuştur. Ayrıca aşağıda sunduğumuz talepleri, Millî Eğitim Bakanlığı, TBMM Eğitim Komisyonu üyelerine, Mecliste Grubu bulunan siyasi partilere, Basın ve yayın ile kamuoyuna Sendikamız tüzel kişiliği olarak sunmaya, onların sesi olmaya devam edeceğiz.
ŞUBE MÜDÜRLERİ TALEPLERİMİZ
- Şube müdürlerine; memuriyet/öğretmenlikte 10 yıllık hizmeti olanlara uzman öğretmenlik, 20 yıllık hizmeti olanlara başöğretmenlik unvanını verilmesi.
- Haftada 30 saatten az olmamak üzere ek ders ücreti verilmesi.
- Ek göstergelerinin 4200 veya üzerine çıkarılması.
- Özel hizmet tazminatının 170 olarak düzenlenmesi.
- Makam tazminatı verilmesi.
- Eğitime hazırlık ödeneği verilmesi.
- Özlük haklarının yaptıkları iş, sorumluluk ve aldıkları riskle doğru orantılı olarak bir alt görev olan okul müdürleri ve öğretmenlerden daha yüksek olması.
- Maaşların, okul/kurum müdürleri ve öğretmenlerinin maksimum alabileceği (ek ders, kurs, nöbet dâhil) maaşlarından daha fazla olması. (Ek ders- kurs vb. ek ücret alan idareci ve öğretmenler toplamda daha fazla maaş alabiliyor)Görev yolluk ve yevmiyelerin ödenmesi.
- Milli Eğitim Bakanlığında sadece Şube Müdürlerine uygulanan Rotasyon uygulamasının, yaptıkları görevlere göre daha üst yıpranma durumu olan İlçe Milli Eğitim Müdürleri ve İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılarına da uygulanması daha doğru olacaktır. Bu haliyle sadece Şube Müdürlerine uygulanan rotasyonun hiçbir mantığı ve gerekçesi bulunmamaktadır.
- Bu durumda yer değişikliğinin Şube Müdürlerine isteğe bağlı ve mazeret ataması şeklinde Haziran ayında gerçekleştirilmesi ve yıl içerisinde boş norm kadrolara kesinlikle ATAMA YAPILMAMASI.
- Görevde yükselmede İl ve ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü kadrolarına atama yapılırken sınavla Şube Müdürlüğü kadrosuna atanmış olma ve sırasıyla 3 yıl ve 8 yıl asaleten görev yapmış olma şartının mevzuata konulması.
- Şube Müdürlerinin görevi bırakması durumunda istediği ile ve ilçeye tercih ederek okul/kurum Müdürlüğü, Müdür Yardımcısı olarak atanması ve mevzuata eklenmesi.