
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen düzenlemeyle, üst düzey bürokratlara ve belli kariyer meslek mensuplarına 30 bin TL’ye kadar seyyanen zam yapılmasının önü açılmıştır. Genel müdürler, daire başkanları, kurum başkanları, müfettişler, uzmanlar gibi sınırlı bir kesim bu artıştan yararlanacaktır.
Ancak bu düzenleme, kamu hizmetinin gerçek yükünü omuzlayan geniş çalışan kesimlerini ‘’ akademisyenleri, öğretmenleri, memurları, okul idarecilerini ve özellikle de taşrada görev yapan şube müdürlerini ‘’ kapsam dışında bırakmıştır.
Peki, bu ülkede hayat pahalılığının en sert yüzüyle karşılaşanlar kimlerdir?
Akademisyenler: Bilim üretmek için çalışan akademisyenler, artan enflasyon, düşen alım gücü ve yıllardır giderilmeyen ek ders–kariyer basamağı sorunları nedeniyle geçim sıkıntısını en yoğun hisseden gruplardan biridir. Üniversitelerde beyin göçü derinleşirken, bu düzenleme akademik personeli yine görmezden gelmiştir.
Öğretmenler: Sınıfa her gün kendi imkanlarıyla materyal götüren, yol–yemek ücretlerini maaşından karşılayan, eğitimin omurgası olan öğretmenlere tek bir kuruşluk iyileştirme yapılmamıştır.
“Türkiye Yüzyılı” denilen vizyonda öğretmen unutulmuş; ancak bürokrasi unutulmamıştır.
Memurlar: Masa başında değil, sahada çalışan; kamu kurumlarının çarkını döndüren memurlar, düşük maaş–yüksek enflasyon kıskacında ezilmektedir. Kira, ulaşım, market fiyatları memuru boğarken getirilen zamdan yine pay alamamıştır.
Şube Müdürleri: Taşranın en ağır idari yükünü taşıyan şube müdürleri bu düzenlemenin tamamen dışında bırakılmıştır.
Plan–Bütçe Komisyonu’nda bürokratik kadrolara ayrıcalık sağlanırken, il ve ilçe müdürlüklerinde tüm işin asıl yükünü çeken şube müdürlerinin yok sayılması kabul edilemez.
Aynı masada aynı sorumlulukları taşıyan bir kadro görmezden gelinemez.
Okul Müdürleri ve Müdür Yardımcıları: Okulun güvenliğinden, personelinden, öğrencisinden, bütçesinden sorumlu idareciler; görev, risk ve iş yükü bakımından sahada en zor pozisyonlardan birini yürütürken, ekonomik anlamda hiçbir destek görmemiştir.
Müdür ve müdür yardımcılarının maaşları, yönetilen okulun büyüklüğü ve sorumluluğu ile artık örtüşmemektedir.
Bu tablo kabul edilemez.
Bir tarafta 30 bin TL’lik özel artışlar verilirken, diğer tarafta maaşı eriyen milyonlarca kamu çalışanının görmezden gelinmesi adalet duygusunu zedelemektedir.
Kamu hizmeti sadece bürokratlar tarafından yürütülmemektedir.
Bu ülkenin gerçek yükünü çekenler; öğretmen, akademisyen, memur, şube müdürü, okul idarecisi ve sahada alın teriyle görev yapan tüm kamu emekçileridir.
Siyasi Partilere Açık Çağrımızdır:
1️ - Kamu çalışanları arasında ayrımcılığa yol açan özel zam uygulamalarını gözden geçirin.
2️ - Akademisyen, öğretmen, memur, şube müdürü ve okul idarecilerini kapsayan geniş tabanlı bir maaş iyileştirmesi acilen yapılmalıdır.
3️ - Enflasyon karşısında ezilen kamu emekçilerinin alım gücünü koruyacak kalıcı ve hakkaniyetli düzenlemeler hayata geçirilmelidir.
4️ -Kamu yönetiminde “eşit işe eşit ücret” ilkesi güçlendirilmelidir.

Memur Perişan
Basın Açıklamaları // 3 Aralık 2025 Çarşamba
Genel Başkan Yardımcımız Resul PARTİCİ: 3 Aralık Süs Günü Olmaktan Çıkmalı, Engelli Kamu Personeline Gerçek Haklar Tanınmalıdır
Basın Açıklamaları // 1 Aralık 2025 Pazartesi
Genel Başkanımız Oğuz ÖZAT: Okullardaki Ara Tatil Gereklidir
Basın Açıklamaları // 29 Kasım 2025 Cumartesi
Genel Başkanımız Oğuz ÖZAT: 24 Kasım’da Öğretmenlerin Sesine Kulak Verin
Basın Açıklamaları // 22 Kasım 2025 Cumartesi
Genel Başkanımız ÖZAT: CİMER Zorbalığı Son Bulsun!
Basın Açıklamaları // 27 Ekim 2025 Pazartesi
Genel Başkan Yardımcımız Resul Partici'den: 'Engelsiz Bir Çalışma Hayatı İçin Somut Adımlar Zamanı!'
Basın Açıklamaları // 9 Mayıs 2025 Cuma
5510 Sayılı Kanun, Devlet Memurlarını Mağdur Etmeye Devam Ediyor!
Basın Açıklamaları // 24 Mart 2025 Pazartesi